Kaktüs

Kaktüsün Yolculuğu

Çölde bir tohum düşer, Emmarenin hükmünde,
Arzular keskin, toprak içini sarar.
Dikenler yükselir, savunma başlar,
Kökler derinlere iner, karanlıkta kaybolur.

Fide uyanır, Levvamenin çalkantısında,
Sonsuz sorgularla, suyu arar, çölü yener.
Yapraklar titrer, her dal bir savunma,
Bir adım, bir soru, her biri bir sır.

Güneşle buluşur, Mulhimenin ilhamında,
İçsel ışıkla büyür, dünyaya doğru uzar.
Her petal, bir içsel keşif, her kök bir yön,
Bilinç büyür, karanlıkla savaşır, aydınlığa varır.

Dikenler arasında huzur yükselir,
Mutmainnenin sessizliği içinde büyür.
İçsel denge, dışarıya yansıyan bir güç,
Kalp ve zihin bir araya gelir, sabırla işler.

Geceyi bekler, Radhiyyenin rızasında,
Çiçekler açar, her zorluk bir ışık.
Her şey kabullenilir, her şeyin bir anlamı,
Kaktüs, karanlıkta bile parlayan bir yıldız.

Sabırla olgunlaşır, Radiyyenin sükunetiyle,
Her sabah bir ödül, meyve verir zaman.
Zihnin ve kalbin uyumu, sabırla birleşir,
Kaktüs, sonunda mükemmel olur.

Ve son adımda, Kâmilenin zirvesi,
Dünyaya en saf halini sunar.